Canım
Didemika ' nın mim yazısını keyifle okurken bir de ne göreyim liste başında adım var , yazacağım hikayeler de dört gözle bekleniyormuş. Hemen işi gücü bıraktım uzandım yatağa başladım yazmaya. Bakalım neler dökülecek yüreğimden.
Bir önceki yazımda (
Şamdan ) çocukluğumda elektrikler kesilince babamın bize masal anlattığını söylemiştim. Zifiri karanlıkta masallar ülkesine doğru çıktığım yolda, mumun cılız ışığı aydınlatırdı hayalimdeki güzellikleri.
Babamın anlattığı masalla içinde en çok "Gırnav Bey" i severdim. Mim görevini görünce nasıl da heyecanlandım, hemen babama koşup Gırnav Bey'i bir kere daha anlattırdım. Bu kez defterime de yazdım aklıma da. Masal orijinal olsun diye babamın ağzından yazmayı istedim.
Evvel zaman içinde kalbur saman içinde deve tellal , pire berber iken ,ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken ,annem düştü eşikten ,babam düştü eşekten ,ben de düştüm beşikten.
Bir varmış bir yokmuş, bir tilki ve üç yavrusu varmış. Ana tilki yiyecek bulamamış bir kedi tutmuş yavrularına getirmiş, bunu yiyin demiş. Sabahleyin kedi tilkinin ininin önünde güneşe yatmış gırıldayarak uyuyor. Yavrular korkudan yanına yaklaşıp yiyememişler. Aç kalmışlar. Akşama doğru anneleri gelince aç kaldık diye şikayet etmişler. Anne ne kurnazlık düşündüyse
-sakın ona dokunmayın o Gırnav Bey demiş.
İnden ayrılmış, çalımlı çalımlı ormanda gezerken bir tazıya rastlamış.
Tazı laf atmış tilkiye
-Tilki bugün çok çalımlısın niye?
Tilki tazıya sert çıkmış:
-Heytt beni kızdırma seni Gırnav Bey'e şikayet ederim.
Oradan geçmiş bir kurda rastlamış.
Kurt da laf atmış.:
-Tilki demiş bu çalımın kime
Kurda da sert çıkmış .
-Dokunma bana şikayet ederim seni Gırnav Bey'e demiş. Ordan gitmiş bir ayıya rastlamış.
Aynı çalımı ayıya da yapmış.
Ayı da ona laf atmış:
-Tilki bu çalımın niye demiş.
-Heyt demiş dokunma bana seni gırnav beye şikayet ederim.
Ormanda tazı, kurt ve ayı birbirine rastlayınca tilkinin çalımlı halini konuşmuşlar ve kim bu Gırnav Bey diye merak etmişler.
Karar vermişler birer hediyeyle gidip tilkinin ininde Gırnav Bey'i görecekler.
Tazı bir tavşan tutmuş, kurt bir koyun öldürmüş, ayı da bir kovan bal çalmış.
Yüklenmişler tilkinin inine gitmişler. Gırnav Beyle ocağın başında oturmuşlar birlikte karınlarını doyurmuşlar. Karnı doyunca gırnav bey kalkmış bir öne doğru bir arkaya doğru gerinmiş. Tilki konuklarına demiş ki kaçın Gırnav Bey kızdı. Üç konuk tilkinin ininden çıkmışlar tazı çalıların altındaki kuru yaprakları eşelemiş altına girmiş üstünü örterek saklanmış.
Ayı bir ağacın dalına çıkmış. Kurt da yalçın bir kayanın tepesine kaçmış. Tepede durmuş. Gırnav bey çişi geldiği için inden dışarı çıkmış çalıların altına çişini yapacak .Çalıların altını eşelerken tazının yüzünü gözünü yırtmış. Tazı korkmuş bağırmış beni yakaladı diye. Bu bağırtıdan kedi de korkmuş. Ağacın dalına atlamış daldaki ayı aman beni yakalayacak diye ağaçtan düşmüş beli kırılmış. Kedi de korkmuş ağaçtan kayanın üstüne atlamış kurt beni de yakalayacak diye kayalardan yuvarlanmış ölmüş masal da burda bitmiş.
Gırnav beyi ben de mum ışığında parmaklarımla canlandırmaya çalışırdım. Duvardaki gölge bana çok heybetli bir aslanı anımsatırdı.. Her elektrikler kesildiğinde mutlaka bu masalı anlattırırdım.
|
Hacivat Karagöz |
Milliyet Çocuk Yayınlarının küçük mavi kitapları ,çocukluğumun en güzel anlarını yaşamamda bana yol gösterici olmuşlardır. Türk ve Dünya yazarlarının seçme eserlerinin yer aldığı her biri ayrı bir dünyaya açılan bu küçük mavi kitaplardan " Çocuklara Karagöz ve Hacivat" olanı vardı ki; ağabeyimlerle Hacivat ,Karagöz ve gölge oyununa dair incelikleri öğrenmiştik. Tuzsuz Deli Bekir, Beberuhi, Himmet Ağa, Arap , Tahmis , Çengi,Zenne, salıncak, yazıcı.
Ortanca abim resme yetenekli olduğu için bir gün bu kitaptaki Hacivat ve Karagözü kağıda çizip bir güzel boyadı ve kesti. İki tane kalemin arkasına iğneyle tutturarak gölge oyunun kahramanları hazırdı. Sıra Perdeye geldi. Beyaz bir çarşafı ipe asarak perdemizi de oluşturduk. Beyaz mumu da yaktık. Karagöz benim elimde Hacivat abimin elinde kitaptan seçtiğimiz bir oyunu başladık seslendirmeye.
- Yarrrrr bana bir eğlenceeee yarrr bana bir eğlence medetttt
- Kafana geliyo düdüklü tencere bıy bıy bıy
- Aman Karagözüm dur yapma
Derken birden nasıl olduysa elimizdeki kağıttan Karagöz ve Hacivat'ın ucu muma deyince birden alev aldılar.
-Yıktık perdeyi eyledik viran, annem görmeden toz olalım heman dedik.
Telaşla söndürdük Karagözü söndürmesine de , o günkü heyecanımı hafızama ve yüreğime yerleşmiş Karagöz ve Hacıvat sevgisini yıllar geçse de içimde saklı tuttum.
O günlerin anısına Plastik kaplamalı da olsa Hacivat ve Karagöz'üm her gün beni selamlarlar. Yanan arkadaşlarını hatırlatırcasına.