Merhaba Cafeciler.
Bugün kahvemizin yanına güze bir türkü eşlik ediyor. belki ilk defa duyduyğunuz belki de aa ben biliyordum dediğiniz.
Öz kültürümüzün önemli parçaları olan türkülerin hepsinde bir hikaye bir dram bir acı ya da sevinç görüyoruz.
Ben de televizyonda tesadüf dinlediğim bu türkünün yöresine bakayım diyearaştırmaya koyulmuştum ki acıklı bir hikayesi olduğunu öğrendim.
Sizlerle paylaşmak istedim.
Abum Abum
Yöresi:Tokat Reşadiye
Kaynak :Çakır Usta ( Kamil kaya )
Derleyen : Ali Kaya
Zamanında Tokat'ın Niksar ilçesinin bir köyünün ilkokuluna genç yakışıklı bir öğretmen atanmış. Köyün güzel kızlarından birisi öğretmeni görünce vurulmuş. Öğretmenlik o devirlerde büyükbir saygınlık gerektiren meslek. Gel zaman git zaman öğretmen de bu kıza karşı hislerini gizleyememiş. Birbirine açılmış iki aşık. gel zaman git zaman öğretmenin tayini Niksar merkeze çıkmış.
kız üzüntüsünden annesine (Abu'suna) açmış konuyu. Annesi de " O koskoca bir öğretmen, onunla evlenmek sana düşmez sen onun dengi değilsin." demiş.
Öğretmen gitmiş ama gidiş o gidiş, ne o köyü ne de o kızı hatırlamış. ne bir haber ne bir mektup.
Bu sırada kızı bir çobana vermişler.
gelzaman git zaman bu kızın sevdasının ağıtı dilde dolaşan türkü olup kına gecelerinde gelin kızlara söylenir olmuş.
Muradıma eremedim
Abum abum kız abum
Sebebim sensin abum
Muradın olsun abum
Beni çoban ettiniz
On binimi yediniz
Günahıma girdiniz
Abum abum kız abum
Sebebim sensin abum
Muradın olsun abum
Şu Niksar'a varsalar
Sevdiğimi bulsalar
Şu halimi sorsalar
Abum abum kız abum
Sebebim sensin abum
Muradın olsun abum
Bugün kahvemizin yanına güze bir türkü eşlik ediyor. belki ilk defa duyduyğunuz belki de aa ben biliyordum dediğiniz.
Öz kültürümüzün önemli parçaları olan türkülerin hepsinde bir hikaye bir dram bir acı ya da sevinç görüyoruz.
Ben de televizyonda tesadüf dinlediğim bu türkünün yöresine bakayım diyearaştırmaya koyulmuştum ki acıklı bir hikayesi olduğunu öğrendim.
Sizlerle paylaşmak istedim.
Abum Abum
Yöresi:Tokat Reşadiye
Kaynak :Çakır Usta ( Kamil kaya )
Derleyen : Ali Kaya
Zamanında Tokat'ın Niksar ilçesinin bir köyünün ilkokuluna genç yakışıklı bir öğretmen atanmış. Köyün güzel kızlarından birisi öğretmeni görünce vurulmuş. Öğretmenlik o devirlerde büyükbir saygınlık gerektiren meslek. Gel zaman git zaman öğretmen de bu kıza karşı hislerini gizleyememiş. Birbirine açılmış iki aşık. gel zaman git zaman öğretmenin tayini Niksar merkeze çıkmış.
kız üzüntüsünden annesine (Abu'suna) açmış konuyu. Annesi de " O koskoca bir öğretmen, onunla evlenmek sana düşmez sen onun dengi değilsin." demiş.
Öğretmen gitmiş ama gidiş o gidiş, ne o köyü ne de o kızı hatırlamış. ne bir haber ne bir mektup.
Bu sırada kızı bir çobana vermişler.
gelzaman git zaman bu kızın sevdasının ağıtı dilde dolaşan türkü olup kına gecelerinde gelin kızlara söylenir olmuş.
Sevdiğime varamadım
İpek (naylon) çorap giyemedimMuradıma eremedim
Abum abum kız abum
Sebebim sensin abum
Muradın olsun abum
Beni çoban ettiniz
On binimi yediniz
Günahıma girdiniz
Abum abum kız abum
Sebebim sensin abum
Muradın olsun abum
Şu Niksar'a varsalar
Sevdiğimi bulsalar
Şu halimi sorsalar
Abum abum kız abum
Sebebim sensin abum
Muradın olsun abum