14 Şubat 2015 Cumartesi

Sev'gili


Bir "Sevgililer Günü'dür" sürdürülür gider yıllardır. İçi boş laflarla kenarları kırmızı kalplerle süslenmiş .Peki nedir "sevgili" sene de bir gün hediye almadı diye , her fırsatta karşı tarafa laf sokma çabası içinde olmak değildir kanımca . Ya da modaya uyup zoraki  bir hediye ile bir güne sığdırmak değildir sevgiyi. Neden son yıllarda herkes sevilecek insan olmadığından şikayet ederler. Aynaya baktığımızda karşıdaki yüzü ne kadar seviyoruz , onun için ne yapıyoruz . Önce bu sorunun hesabını kendimize verelim , verelim ki başkasını ne kadar sevenileceğimiz konusunda bilgimiz olsun . Çocukluğumda bayramlar , özel günler daha anlamlı daha bir sevinçle geçerdi . Çünkü bazı şeyleri ancak özel günlerde tadardım , giyerdim ya da yaşardım . Şimdilerde her istediğimde istediğim şeye rahatça ulaşabiliyorum . Çabuk sıkılıyorum ve yenisini alıyorum . Hiçbir şey tad vermiyor . Paramızı , eşyalarımızı , değerlerimizi en önemlisi sevgimizi de tüketir olduk . İnsanları kendi oldukları için değil , fiziği bilmem hangi mankene benziyor  diye , elinde son model telefon, bilmem hangi markanın yeni sezon kıyafetlerini giydiği , son model arabaya bindiği için sever olduk . Saçma sapan evlilik programlarında   Evi , arabası , parası olmayan insanlardan elektrik alamadık . Kendi olmaya çalışan insanları öteledik , çağ dışı ilan ettik . Yüreğinin sesini dinlemeden . Bir taraf çılgınca eğlenip hediyelere boğulurken diğer yanda ölen, öldürülen insanlarla içiçe yaşar olduk . Sonunda Sevginin de içini boşalttık , kalpli kırmızı parlak kağıda sardık ve 14Şubat'a sığdırdık. Leyla -Mecnun , Tahir-Zühre , Aslı-Kerem , Romeo-Juliet hepinize selam olsun . 

4 yorum:

  1. Hele ki bu 14 Şubat (ki zaten normal şartlarda da benim için çok şey ifade etmezdi.) çok buruk geçiyor... :(

    YanıtlaSil
  2. Kalemine sağlık hocam, ne de güzel anlatmışsın;)

    YanıtlaSil

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris