15 Ekim 2015 Perşembe

Gelin mi Kaynana mı ?


Bu resmi ne zaman görsem huysuz aksi bir kaynana , taze , tecrübesiz , sultanlara selam vermeyen bir gelin görürüm. Gelin kaynana geçimsizliği  sanki bu resimde anlamını bulmuş.Kaynana-gelin anlaşmazlığına dair ilk veriler 4 bin yıl öncesine kadardayanıyor. “Bundan 4 bin yıl önce yaşayan genç bir kadın, kocasına gönderdiği çivi yazılı mektupta: “Annenden çok çekiyorum. Bir an önce dön ve beni bu kadından kurtar” diye sesleniyor.  Yüzyıllardır süregelen gelin kaynana çatışması , toplumun insanlara yüklediği misyonların ön yargıları desteklemesi nedeniyle günümüz toplumunda da devam etmektedir. Kırsal kesimden , kent yaşamının  evine kadar her kesimden ailenin bazen kötü sonuçlar doğuran çatışmaları mani , fıkra , şarkı , masal , atasözleri , filmler ve ninnilere konu olmuştur. " kızım sana söylüyorum gelinim sen işit" deyimi günlük yaşamımızda hala kulanılmaktadır.Peki nedir bu bitmez tükenmez çatışmanın sebebi? Kayınvalidenin yaşı gereği" tecrübeliyim , herşeyi ben bilirim , gelin bana hürmet etmek zorunda oğlumu yıllarca baktım büyüttüm el kızı aldı , ben büyüklerimden böyle gördüm" tavrı mı ? Yoksa gelinin sadece eşiyle kurduğu yeni dünyada bağımsız olma isteği mi ? Gelin kaynananın bazen tatlı bazen sonuçları boşanmaya kadar varan çatışmaları sırasında arada kalan damada ne demeli peki ? Hele ki iki taraf arasında denge unsuru olamıyorsa vay o damadın haline dedirtir insana . Bazılarından çok duyarız " o benim gelinim değil kızım " diye . Söyleyişinde bile bir eğretilik bir samimiyetsizlik hissi bırakır kişide. Hiç kimse öz evladının yerine geçemeyeceğini bilir ele güne karşı iyiymiş izlenimi yaratmak ister. Bunun yanında tabiki istisnalar var . Buradaki en büyük neden de iki tarafın birbirini olduğu gibi kabul etmesi , düşüncelerine saygı duyması ve en önemlisi empati kurmayı bilmesinde yatıyor . Çevremde gördüğüm gelin kaynananın iyi ilişki içinde olduğu ailelerde en az bir tarafın özverili olup , kusurları görmezden gelerek , büyüğe ya da küçüğe saygı duyarak, damadın iki tarafı da idare etmeyi bilmesi sorunları minimuma indiriyor. Gelin kaynana çatışmaları edebiyatımızda geniş bir yer sahiptir. İlk görev yerim Kastamonu'da özü bozulmamış Anadolu insanının yüzyıllardır süre gelen   Geleneklerimizi hala devam ettirdiklerini gözlemlemiştim. Yüzümde hoş bir tebessümle dinlediğim kavgayla başlayan sonu tatlı biten atışmalarından örnekle Kastamonu'nun güzel insanlarına selamımı gönderiyorum.

KAYNANA                                GELİN 
Kayınnayım bakarım               Herşey yaparsın kaynana 
Kız görmeğe çıkarım              Beşli takarsın kaynana 
Eğer kız beğenirsem              Daha kırkım çıkmadan 
İki beşli takarım                      Başa kakarsın kaynana 

Gelin kırkın dolmadı               Gelme benim odama 
Böyle hilaf olmadı                  Karışma benim modama 
Kaynananla uğraşma            Saçlarını yolarım 
Daha kınan solmadı              Gözükürüm adama 

Seni evden atdurun              Oğlun bensiz yatamaz 
Altunları satdurun                 Altınları satamaz 
Akşam oğlun gelince           Ben oğlunu kandırdım 
Sana dayak atdurun            Bana dayak atamaz 

Seni düzenci seni                Evinin önünde arı 
Hani severdin beni              Entari giymiş sarı 
Dilin tut hanım gelin            Sen beni eve koyma 
Bu evde komam seni          Paçası boklu karı 

Gel enne deyve bana          Tatlı söyle sözünü 
Kanım kaynasın sana          Sat evdeki kızını 
Böyle durgun durulmaz      Karışmazsan işime 
Oturalım yan yana              Öperim gül yüzünü 


Herşeye karıştı elim           Canımdan bıktım ana 
Benim de durmadı dilim    Canını sıktım ana 
Hakkımı helâl ettim            Hakkını helâl eyle 
Kızımdan tatlu gelin           Hatırın yıktım ana



12 yorum:

  1. Öğretmenim derlerki kaynana gelin arasındaki konuda allahın kalemi kırılmış belki mecazi anlamdadır belkide doğrudur bilemiyorum .Hepimizin evlatları var ve çok değerliler herkesin annesi de kendine kıymetli bu demek değildir ki benden olmayan kapı dışarı buda olacak bir şey değil kusurları görmeyip iyi olup iyi geçinmek lazım tabiki karşılıklı tek taraflı asla olmaz şuna eminimki vicdan aklı olan insandan zarar gelmez.
    Maniyede bayıldım kaleminize sağlık .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aklın yolu birdir. Yeni bir söz öğrendim sayenizde . Herkes kkendi payına düşeni yapıp hoşgörülü olursa dünyada geçinemeyecek kimse kalmaz

      Sil
  2. Merhabalar blog keşif etkinliğinden geliyoruz bize de bekleriz:)

    http://kardeskardeseblog.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
  3. Hoşgeldiniz sefalar getirdiniz , ben de size geliyorum hemen ;)

    YanıtlaSil
  4. Çok güzel bir yazı olmuş emeğinize sağlık. Blog keşif etkinliğinden geliyorum, takibe aldım, ilginizi çekerse benim bloğuma da beklerim. Hem bende de bir hediyeli blog keşif etkinliği var. Sevgiler...

    http://istanbul-hanimefendisi.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim , hoş geldiniz beni mutlu ettiniz

      Sil
  5. bu güzel blogu takipteyimm.. :)) benim blogumada beklerim.. sevgilerr :)
    http://setenayileguzellik.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim ben de şimdi size geliyorum ;)

      Sil
  6. Çok keyifli bir yazı olmuş kaleminize sağlık 😊

    YanıtlaSil
  7. Yazınıza bayıldım :) Harika olmuş.Yazıyı okudukça yüzümde bir tebessüm belirdi :) Çok güzel bir konuya değinmişsiniz :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim beğenmeniz beni mutlu etti.

      Sil

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris