Zamanın kalbine kiraladık,
Müşkülpesent aşkları.
İlzam etti isyanlar.
Gönül ,bahtını küstürmüş,
Yılların maskesi yerlerde.
Yürek müebbet mevkilerde,
Vakitsiz seferlerinde.
Tigris
13.12.2023
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
-
Bir bayram daha geçti üstümden. Hem bedenim hem de zihnim çok yorgun. Daha gelmeden telaşesiyle beni ateşlere salan bayram . Ne yemek yap... -
Dokuz günlük tatilin ardından bugün yeniden okula geldik. Geldik gelmesine de sabah büyük bir şokla karşılaştık . Dün akşam saatlerinde ba... -
Genç kara yağız delikanlı ana kucağı Niksar’dan kalkıp İstanbul’a asker ocağına gelmiştir. Vatan görevidir ölüme deseler gözünü kırpmad... -
Kuşkusuz ki mutfaktaki en büyük yardımcılarımız kullandığımız araç gereçlerdir. “Alet işler el övünür” demiş büyükler. Doğrama ,kesme,par... -
Merhaba Cafeciler. Bugün kahvemizin yanına güze bir türkü eşlik ediyor. belki ilk defa duyduyğunuz belki de aa ben biliyordum dediğiniz. ...
-
Çalıştığım kurumun, eskilerin deyimiyle müstahdemlerinin en babacanı Cemal Abi, iki eli kanda da olsa yardıma koşmayı kendisine görev ...
Merhabalar.
YanıtlaSilEn zor yorumlardan biri, okunan bir şiire yorum yazmaktır. Bir kere, hiçbir şiir bir kez okumayla ne kafaya girer, ne de gönüllerde yer bulur. İkinci, üçüncü, dördüncü ... en az on kez okumak zorundasın. On kere okuduktan sonra bir şeyler çağrıştırırsa, çağrıştırır . Aksi halde okumaya devam edeceksin, ta ki şiir sana bir şeyler söyleyinceye kadar.
Kişinin durumuna göre bu on okumalardan birinde bir şeyler alabilirsin. Önemli olan şiirin satır aralarına inmektir. Satır aralarında kalabiliyorsan, şiir sana bir şeyler fısıldadı demektir.
Şiir, bulmaca gibidir. Bazı zamanlar olur ki, o şiiri kaleme alan bile çıkamaz işin içinden. Şiir, sihirli kelimeleriyle duygularımıza tercüman olmaya ya da gönüllerimizde tecelli etmeye çalışır.
Zamanın kalbi mi olurmuş demeyin! Neden olmasın? Zamanı kim tarif edebilir ki; kalp illa canlılarda olacak diye bir kural mı var? Yok! Zamanında kalbi var, sırtımızı dayadığımız duvarın bile bir kalbi var. Yalnız kaldığımız zamanlarda dördünün arasına sığındığımız o duvarlar nelere şahit olurken, nasıl şahit oluyor sanıyorsunuz? Kulakları ile mi? Gözleri ile mi? Yoksa kalbi ile mi? Bu tamamen insanın şair gönlüne kalmış bir zenginliktir.
Gönül aslında kimseyi ne küstürür, ne de gücendirir. Küstürse, küstürse yürek küstürür. Çünkü yürekten her şey beklenir ama, gönül öyle değildir. Gönül merhametin sancağı altında şifa dağıtır. Gönlün mertebesi o kadar yüksektir ki, işte insan o mevkiye çıkmak için ne fedakarlıklarda bulunurda, bazıları o mevkiye bir türlü çıkamaz! Tanrı olarak adlandırdığımız ve semavi dinlere göre de Allah olarak bildiğimiz O yaratıcı bile gönüllerde tecelli eder. İşte o yüce yaratıcının evi kabe değil, insanların gönlüdür.
Bakın sizin kaleme aldığınız bu anlamlı ve duygu yüklü dizeler bana neler söyletti. Daha söylemeye devam ederdim ama, sürç-ü lisan etmekten korkarım. Kaleminize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Kısa şiirler de bazen ne çok şey anlatırlar. Duyarlı insanların duygu yüklü iç seslenişlerini iyi anlamak, iyi yorumlamak gerekir.
YanıtlaSilAncak acımasız yürekleri bile vakitsiz seferlerde kim müebbet cezaya mahkûm edebilir... ?
Emeğinize sağlık.