10 Eylül 2024 Salı

ZAMANDA



Zamansız zamanların

Kırgın kalpleri

İnci tanelerini döker

Hep hep hep ….

Akşamın kızıl saati.

Güneşin yasını tutar da,

Alev alev yanar yanar yanar.

Karşıki dağdan

Soluk bir ay yükselir ,

Lacivert vakitlerde yürek

Ferah feza .


Tigris 

10.09.2024

30 Ağustos 2024 Cuma

LUNAPARK



 LUNAPARK

Başları Döndüren

Işıklı yalancı dünyalar.

Sırıtan maviler,düşen kırmızılar.

Dur ve  bak etrafına

Sahte gülüşler cennetine 

Dünyanın bitip tükendiği,

Sözlerin pırıltıların içinde kaybolduğu anda

Geriye bakmak yok artık.

Kapat gözlerini 

Tanık ol en karanlık hislerine

Teslim ol büyülü ayın sesine 

İzin ver ruhun çıksın yola

Bırak rüya başlasın anda

Bırak soğuk gece gezinsin teninde

LUNAPARK 

Kayıp düşler ülkesine  

açılan sihirli pencere.



Tigris 

30.08.2024




27 Ağustos 2024 Salı

Bilinmez

 




Oysaki kimse bilmedi.

Issızlar adasının , 

Ürkek kalbinden

Suya karışan bir damla yaştı,

Denizin tuzu sandıkları.


Tigris

22.08.2024

 

21 Temmuz 2024 Pazar

KADER GÜLERMİŞ

 KADER GÜLERMİŞ




“Kul plan yaparken kader gülermiş .”

Şu sözün benim son bir yıldır yaşadıklarımla bu kadar ilgili olabileceği aklımın ucundan bile geçmezdi. 

   Mesleğe başladığımda 20 yılın sonunda emekli olabileceğimi bilmek çok güzel bir duygu ve bir o kadar da uzak görünen bir yoldu . 

    Fakat ülkemde bir gecede çok şeylerin değişebileceği o zamanlar aklıma gelebilecek yaşlarda değildim . 

   Ben 20 yılımı doldurup mesleğimin zirvedinde emekli olacaktım ki. 

    Birden yaş sınırı değişiverdi ve bana 20 yılını doldurman yetmez 53 yaşında emekli olman gerek denilince çok üzülmüştüm. 

    Banane benim kazanılmış hakkımdı, nasıl olurdu ?

     Oflar ahlarla 20 yılın üstüne bir 6 yıl daha çalıştım. 

     Yine bir gecede değişen şeylerden olmuştu ve emeklilik hakkını elde etmiştim . 

      Ne olursa olsun verecektim dilekçemi. Ocaktan hazirana tam 6 ay vardı . Şafak sayar gibi saydım günleri. 

       Bu arada her kafadan bir ses yükseliyordu. daha çok gençsin emekli olup ne yapacaksın bla bla bla.

       Hiç birini duymuyordum, duymayacaktım da. 

      Heyecanla attım imzamı . Sıcak yaz günlerinin  sıkıntılı ve heyecanlı günleri geçmek bilmiyordu.

      Ama o da ne daha önceki yıllarda emekli olan insanların maaşlarında çok da bir fark olmuyor pek bi kayıp yaşanmıyordu. 

     Ama bende hiç de öyle olmadı. O kadar çok düşük maaş bağlanacaktı ki. İşte şimdi hapı yutmuştum. 

    Mevcut şartlarımı koruyamadıktan sonra benim yeniden bir işte çalışmam gerekiyordu. 

    Ani kararla dilekçemi geri çekmek istedim . Dilekçeme red cevabı geldi . 

      Artık yapacak bir şey yoktu. Hakkıma razı olacaktım . 

     17 temmuz pazartesi günü “artık kesin  emekli oluyorsun. “ diyerek evraklarımı tamamlamak için okula gittim . 

    Her şey sona ermişti. Bir üst makama evrak götürmek için yola çıktığımda bir telefon geldi ve dur bekle dendi. 

       Meğer dilekçem kabul olmuş. Ama gel gelelim kararı net görmeden bana rahat uyku yoktu. 

      Ne gece uyku vardı ne gündüz bir şey yapmak istemiyordum. Günler geçmek bilmiyordu. 

      Hatta yurdışına tatile gittim. Aklım hep o sonuç belgesinde huzursuz bir şekilde sözde gezdim. 

    Döndüğümün pazartesi günü belge nihayet geldi ve ben rahat bir nefes aldım. 

     Allah bana bir şeyi tekrar hatırlattı. Sen kesin diye yola çıktın ama ben demeden hiç bir şey kesin değildir. 

     Bu büyük dersle ve daha bir heyecanla okula başladım. 

      Günler geçti iyi gidiyordu her şey. Üç ayın sonunda bir gün müdür yardımcısı arkadaşım odasına çağırdı ve bana bir teklifle geldiğini söyledi . Müdür yardımcısı olmam için ısrar etti. 

Aynı şekilde müdürüm de aynı konuşmayı yaptı. Ben ne olduğunu anlamadan imzamı attım. 

   Bir hafta sonra müdür yardımcısı koltuğunda otururken buldum kendimi. Çok değişik bir duyguydu. 

    Ama artık kesin diye konuşmuyordum. Vekaledendi görevim . 

     Müdür yardımcısı arkadaşım sınava girmelisin diyordu amannn ben istemiyorum diyordum. 

  Ne olursa olsun o sınava girmelisin dedi ve sınava kendisi götürdü beni. 

     Plan yapmıyordum artık . Laf olsun diye sınava girdim . Çok zor bir sınavdı. 

    Sene sonunda görevi devrederim sınıfıma geri dönerim diyordum. 

       Sonuçlar açıklanınca hiç de düşündüğüm gibi olmadığını anladım. 

       Bulunduğum ilde branşımda üçüncü sırada yer alınca işler değişti. 

  Ama stresli bekleyiş peşimi bırakmıyordu ki.

Bu sefer de tercihlerimden hangisi olacak okulumda kalacak mıyım kaygısıyla geçti gitti günler. 

   Nihayet sonuç okulumdan yana oldu. Geçen sene aynı zamanlarda emeklilik dilekçesi stresi  bu sene yerini müdür yardımcılığı heyecanına bıraktı . Bugün tam tamına 10 günlük müdür yardımcısıyım . Nasip bakalım daha ne günler görürüm . 

   Ama şunu çok iyi biliyorum ki  artık hiç bir şeye kesin demiyorum ve plan da yapmıyorum. 

   

   Sevgiyle 

     Tigris 

21.07.2024




12 Mayıs 2024 Pazar

YAPMAYIN !..

Yapmayın 

Yapmayın işte şunu.

İnsanların gözüne gözüne sokmayın 

Annesizi var ,çocuksuzu var , annesi olup da sevgisini tatmayanı var . 

Var da var . 

Sen mutlu bir çocukluk yaşamış olabilirsin , annenle yeterince vakit de geçirmiş olabilirsin 

Hiç düşündün mü peki o duyguyu bilmeyen insanların ne hissettiklerini . 

Tamam anladık. Annenle çekilmiş bir fotografın var . Hediyeni de almışsın aferin sana . 

E be kardeşim bunu neden gözüne sokarsın insanların . 

Özelinde kalsa neyin eksilir ha ? 

İyice gösteriş meraklısı olmuş toplumda bir kere de eksik kalın ölmezsiniz merak etmeyin . 

Yapmayın şunu, paylaşmayın sözüm ona mutlu poz verdiğiniz anne içeren bir fotografı . 

Olan var olmayan var yapmayın işte . 

Bu anneler gününde de hüzünlendirmeyin tüm annesizleri. 


Sevgiyle 

Tigris

12.05.2024



28 Nisan 2024 Pazar

ÇİFTLİK SATTIRAN ….

 Dün öğleden sonra çarşı işlerimi bir an önce bitirip eve dönme telaşıyla hızlı hızlı adımlarla dolanırken yanımdan geçen bir kadının sözlerine takılı kaldı aklım . 

“ Tarla sattıran şalvar” sözlerin ne yazık ki bu kadarını duyabildim . 

Ama düşün düşün düşün deli olacağım . Nasıl bir şalvarmış bu tarla sattırıyor? 

Kafamda binbir senaryo dönüyor . 

Bizim bu yörelerde kadınlar şalvar giyerler. Düğünlük bayramlık şalvarları da ağır kumaşlardan olur . 

Diyorum hangi gelin bu acaba şalvar istedi de çok pahalı olunca tarla satıldı ?

Ya da diyorum bir dizideki replik mi  de benim haberim yok 

Genellikle dizi repliklerini çok sonraları duyarım izlemediğim için . 

Neyse efendim aklım bu sözde . Nasıl bir şalvar acaba bu ?

Eve gelince bir de google ‘a danışayım bakalım dedim . Yazdım hemen “ tarla sattıran şalvar .” 

Çok bilmiş google “ çiftlik sattıran kumaş’tan şalvar “ fiye düzeltti. 

Meğer böyle bir kumaş varmış ya a dostlar . 

Bu zamana kadar ne duydum ne gördüm . 

Kumaşın asıl adı “ Javanez” miş. 

Kumaşın özellikleri:

KUMAS ÇIFT ENLIDIR (150 CM EN)

DÖKÜMLÜ, KIRISMAZ, ÇEKMEZ, SOLMA YAPMAZ


HAFIF, IS GOSTERMEZ, TERLETMEZ, ASTAR GEREKMEZ, VUCUDA YAPISMAZ KUMAS


DON, SALVARLIK, TAKIM, KATURBA, KAT, ETERLIK, I ELBISELIK, TUNIK, GOMLEK, OLARAK HER TURLU DIKIMDE KULLANILIR.


Bir de neden adına çiftlik sattıran demişler bunu öğrenebilsem ? 

Belki hikayesini bilen vardır .

Bilen yazarsa çok sevinirim . 


Not: Fotograf alıntıdır.

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris