23 Kasım 2023 Perşembe

ÖĞRETMENLİĞE DAİR




ÖĞRETMENLİĞE DAİR


Doksanlı yılların ortalarında Anadolu’nun küçük bir şehrinde çiçeği burnunda genç ve çelimsiz bir öğretmenken yaşadığım bu günü yıllar geçtikçe yüzümdeki tebessüm eksilmeden hep hatırlarım . 

  Buz gibi dondurucu bir aralık ayının sabahında okula geldik. Günlerden perşembe ve ben o gün okul nöbetçisiydi . 1 müdür ,4 öğretmen 1 hizmetli, 1 kaloriferci ve 1 de ahçı  toplamda 8 personelle 100 öğrenci kapasiteli  anaokulunda  nöbetçi öğretmen olmak demek her işe koşmak demekti . 

  Şansıma o gün kalorifercimiz hastalanmış 10 gün rapor almış.  Müdüre hanım da kalorifercimiz yerine eleman istemek için Milli eğitim müdürlüğüne gitmiş. 

 Haydi  bakalım nöbetçi öğretmen 100 çocuğun soğuktan donsun mu git kaloriferi yak . Kibriti çakmaktan aciz ben koca küreği elime aldım beş kömür geldi . Küreği zar zor kaldırdım kömürlerin üçü yere ikisi ancak kazana . Güç bela ateşi tutuşturdum .  

Üzerimde  de binbir emekle ördüğüm üzerine güller işlediğim  bembeyaz kazağım  var . 

Tam o sırada yukarıdan hizmetli seslendi hocanım koş müfettişler geldi.  Hah dokuz ayın çarşambası değil bu sefer perşembesi nir araya geldi . Müdüre hanım yok nöbetçi öğretmen ne güne duruyor . Misafirleri buyur ettim . Müdüre hanımı sordular durumu izah ettim . Ara bakalım milli eğitimde falanca kişiyi  hocanım . Aradım müdüre hanıma haber yolladım . O gelene kadar benim  misafirlerle ilgilenmem lazım . Dedim size sıcak çay ikram edeyim üşümeyesiniz . Bu sırada ben de kalorifere kömür atayım da ateş geçmesin .  Allah Allah deyip şaştı kaldı müfettiş beyler . 

Biraz sonra teftişe başladılar . 

Okulun a dan z ye teftişini yaparken ambar defterlerini istediler . Okulda memur yok . Koştum yetiştirdim evrakları . Bir kere daha şaşkınlıkla baktılar yüzüme  yine mi sen der gibi  evet benim ambar memuru buyrun dedim istedikleriniz . Aradan biraz daha zaman geçti sınıfları denetlemeye başladılar . 

 Buyrun dedim şimdi de sınıfımı denetleyin öğretmen olarak . 

O gün akşama kadar değişik kişilerin taklitlerini  yapan , kılıktan kılığa giren sanatçılar gibi rolden role girdim . ama tek farkla yaşadıklarım hepsi gerçekti   Ve ben hepsinde de öğretmendim .  Gocunmadan , sıkılmadan yapmıştım bütün işleri . 

 Akşam olup da dönüş vakti geldiğinde bütün işleri alnımın akıyla tamamlamıştım . Ancak üstümdeki  canım bembeyaz kazak da  kömür karasına dönmekten geri kalmamıştı. 

  Mesleğimle hep gurur duydum . Okulum için yaptığım her işin  çocuklara güzel bir gelecek için atılan  bir adım olduğunu düşündüm . Hayattaki en büyük servetimin mesleğim olduğunu gördüm 

Ve ben  hep iyi ki öğretmenim dedim . 


Bu arada o beyaz kazak hala durur ve her giydiğimde o günü anımsar  özlemle bir ah çekerim . 


Sevgiyle 

24.11.2023

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris