5 Şubat 2013 Salı



ÇOCUĞUNU ÖYLE KARŞILA Kİ;

eve geldiği zaman en güzel yere geldiğini hissetsin....


EŞİNİ ÖYLE KARŞILA Kİ;
yanına geldiği zaman en doğru insana kavuştuğunu hissetsin....

ANNENİ ÖYLE KARŞILA Kİ;
doğumdaki ağrılar lezzetle takas etsin ....

BABANI ÖYLE KARŞILA Kİ;
ömür boyu bir başka evlada imrenmesin;

FAKİRİ ÖYLE KARŞILA Kİ;
ona serdiğinden büyükbir dua sofrası sersin...

ZENGİNİ ÖYLE KARŞILA Kİ;
gönlünü gördüğündekendi gönlününfakirliğinden kahretsin...

DOSTUNU ÖYLE KARŞILA Kİ;
gözündeki ışıltıdayüreğinin sıcaklığını bulsun..

DÜŞMANINI ÖYLE KARŞILA Kİ;
sana dost olmadığı için hayıflansın..

VE ŞU ANI ÖYLE YAŞA Kİ ; DÜŞLERİNDE HAYALLERİN BULUŞSUN...


Vazgeçme Yaşa



Hayatımı yeniden yaşayabilseydim eğer;
Hastayken yatağa girer dinlenirdim.
Ben olmadığım zaman her şey kötüye gidecek diye düşünmezdim..
Gül seklindeki pembe mumu saklamaz yakardım..
Daha az konuşur, ama daha çok dinlerdim..
Yerler kirlense, masa örtüm lekelense bile daha çok arkadaşımı aksam yemeğine davet ederdim..
Oturma odasında TV seyrederken, patlamış mısır yer,
şömineyi yakmak isteyen birisi olduğunda ona engel olmazdım..
Yerler leke olacak diye korkmazdım..
Bana gençliğini anlatmaya çalışan dedeme daha çok vakit ayırırdım..
Kocamın sorumluluklarını daha çok paylaşırdım..
Saçım bozulmasın diye, arabanın camının açılmasını önlemezdim..
Eteğimin lekelenmesine aldırmadan çimlere otururdum..
TV seyrederken daha az, hayata bakarken daha çok ağlar ve gülerdim..
Ömür boyu garantilidir denilen hiçbir şeyi satın almazdım..
Hamileliğimin bir an önce sona erip, doğum yapmayı dilemek yerine,
hamile olduğum her anın tadını çıkarır ve içimde bir canlı yaratmanın
ne kadar harika olduğunu fark ederdim..
Bu o kadar nadir bir olay ki.. Mucize gibi bir şey..
Çocuklarım beni öpmek istediklerinde, asla “Önce git ellerini yüzünü yıka” demezdim..
Onlara daha çok “seni seviyorum”, ondan da daha çok “özür dilerim” derdim..
Ama başka bir hayat verilseydi en çok yapacağım şey; her dakikasını değerlendirmek olurdu..
Dikkatle bak.. Gerçekten gör.. Yaşa.. Vazgeçme..
Küçük şeyler için şikayet etmekten vazgeç..
Bana benzemeyenler, benden daha çok şeye sahip olanlar ve
kimin ne yaptığı beni ilgilendirmezdi..
Bunun yerine, ilişkilerimi güçlendirmeye çalışırdım..
Sahip olduğunuz ruhsal, fiziksel ve duygusal her şey için Allah’a şükredin..
Tek bir hayatınız var ve bir gün sona eriyor.."
                                                               Emma Bombeck


4 Şubat 2013 Pazartesi

Herşey Sende Gizli


Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...
Yazar : CAN YÜCEL

3 Şubat 2013 Pazar

5 Dakika daha



Güneşli bir gündü. Kadın parkta yanında oturan adama “Bakın, salıncakta sallanan şu kırmızı kazaklı çocuk benim oğlum” dedi.

Adam gülümseyerek “Güzel bir oğlunuz var” dedi. “Diğer salıncaktaki mavi kazaklı çocukda benim oğlum”

Sonra saatine baktı ve “Heyyy, Todd, sanırım artık gitme zamanı” diye seslendi oğluna.

Çocuk salıncakta yükselirken “Beş dakika daha baba, lütfen yalnızca beş dakika daha” diye karşılık verdi babasına.

Adam başını “peki” anlamında sallayınca çocuk neşeyle sallanmaya devam etti.

Dakikalar sonra adam ayağa kalkarak tekrar seslendi oğluna “Todd, artık gidelim mi, ne dersin?”

Çocuk yine gitmeye isteksiz “Ne olur baba, beş dakika daha, lütfen, beş dakika daha” diye bağırdı babasına.

Adam” Tamam” deyince çocuk kahkahalar atarak sallanmaya devam etti.

Sonunda kadın dayanamadı ve sesinde gizli bir hayranlıkla “Ne kadar sabırlı bir babasınız” dedi .

Adam gülümsedi kadına. “Sabır değil yaptığım bayan” dedi. “Büyük oğlum Tommy’yi geçen yıl burada sarhoş bir sürücünün çarpması sonucu kaybettim. Buraya yakın yolda bisiklet sürüyordu. Tommy’e hiç yeterince zaman ayırmamıstım. Oysa şimdi onunla beş dakika daha fazla birlikte olabilmek için herşeyi yapardım. Todd’la ayni hatayı yapmayacağıma söz verdim kendi kendime..

O her “Beş dakika daha baba” dediği zaman , oyun oynamak için beş dakika daha kazandığını düşünüyor, oysa işin gerçeği ne biliyor musunuz? Ben onu oyun oynarken beş dakika daha fazla izleyebiliyorum, asıl kazanan benim”

2 Şubat 2013 Cumartesi

Gerçek Sevgi



     Yaşlı bir adam, sabah erken evinden çıkmış, yolda ilerlerken, bir bisikletlinin kendisine çarpması ile yere yuvarlanmış.
    Sokaktan geçenler, yarası hafif olmasına rağmen yaşlı adamı, hemen en yakın sağlık birimine ulaştırmışlar.
    Adamcağızın yarasına pansuman yapan hemşire, biraz beklemesini ve röntgen çekilerek, vücudunda her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemiş.
    Yaşlı adam huzursuzlanmış, acelesi olduğunu belirtip röntgen filmi istememiş. Hemşireler meraklanıp, böyle acele etmesinin sebebini sormuşlar.
"   Karım huzurevinde kalıyor, her sabah onunla kahvaltı etmeye giderim, geç kalmak istemiyorum" demiş, yaşlı adam.
    Bunun üzerine, "Karınızın, siz gecikince merak edeceğini düşünüyorsunuz herhalde... İsterseniz arayıp haber verelim" önerisinde bulunmuşlar.
    Adam üzgün bir ifade ile teşekkür etmiş:
"Ne yazık ki karım Alzheimer hastası ve benim kim olduğumu bilmiyor!"
   Hemşireler hayretle biraz da şaşırarak sormuşlar:
  "Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor, neden hergün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?"
   Yaşlı adam, gözleri dolu ve buruk bir sesle yanıtlamış:
"Ama ben onun kim olduğunu biliyorum, o yetmez mi?"

1 Şubat 2013 Cuma

Çocuğunuza Zaman Ayırın




Çocuğunuzun sosyalliğine ve okul başarısına katkı sağlamak için, 
tatilde ona bol bol zaman ayırmalısınız. Siz yorgun bile olsanız onun enerji dolu olduğunu unutmayarak, birlikte olmanın tadını çıkarmalısınız

Anne-babaların çocuklarıyla birlikte yapabileceği etkinlikler hiç de az değil. İşte size birkaç keyifli öneri...

Kart veya kutu oyunları oynayın: Ancak küçük çocuklar henüz kaybetmeyi pek bilemez ve bu yüzden çok mutsuz olabilirler, dolayısıyla arada sırada kazanmaları gerektiğini unutmayın!

Yemek pişirme günü düzenleyin: Küçük çocuklar bile yemek pişirmeyi çok eğlenceli bulur. Bir gün akşam yemeği mönüsünü çocukların hazırlamasına izin verin. (Tabii ki fazla abartmadan!) Birlikte pişireceğiniz yemekler için alışveriş yapın ve sonra hep birlikte yemekleri hazırlayın. Çocuklarınız sizin asistanlarınız olsun...

EVDE YAPILABİLECEKLER
* Ev pikniği düzenleyin. Bahçede, balkonda veya ev içinde uygun bir yere yayacağınız örtünün üzerinde piknik yapın.

* El becerilerini geliştirmeleri için onlara örgü örmesini öğretin.

* Tuvalet kağıdı ruloları, süt kutuları, kutuları, kağıt bardaklar, kullanılmayan düğmeler, ipler, kurdeleler ve kumaş parçaları gibi çocuğun bir şeyler yaratmak için kullanabileceği malzemeleri biriktirin.

EĞER YORGUNSANIZ...
* Çocuklarla birlikte izleyebileceğiniz bir film kiralayın ya da alın.

* Birlikte oynamaları için arkadaşlarını evinize davet edin.

* Oyun hamuru ile şekiller yapın.

* Çocukların bir şov hazırlamalarını ve ne isterlerse onu kullanarak, bu şovu size sergilemelerini isteyin.
  Alıntı.

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris