24 Temmuz 2019 Çarşamba

Bozcaada Esintisi

Yolunuz hiç Bozcaada’ya düştü mü bilmem, mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri olduğunu düşünüyorum.
Çanakkale'ye defalarca gittiğim halde, Bozcaada’yı bu sefer görebildim.
Ama bana yetmedi bir kere daha o sakin sokaklarında gezmeyi çok isterim.
Çanakkale'den çıkarak Geyikli'ye doğru uzayan sarı güneş gibi parlayan ayçiçekleri, domateslerle. bezeli kıvrımlı yollar sonunda bizi yaklaşık 40 dk sonra feribot iskelesiyle buluşturuyor.
Geyikli deyince akla hemen orda çekilen film geliyor. Eyvah Eyvah.
Etrafa daha bir alıcı gözüyle bakıyorum.
Bozcaada Liman 
Bu bakışlarım hep filmden ötürü değil tabiki. Daha önce de Geyikli'ye gelmiştim. Karşıda Ada olduğunu nedense atlamışım. Ve o gün neden adaya gitmemişiz bunu düşündüm durdum.
Feribotta yerimizi alıyoruz. Elimde telefon kareler içine anı hapsediyorum.
Bana çok kısa gelen deniz yolculuğumuz sonunda  sağda adanın kalesi, solda şirin limanı bizi karşılıyor.
Bozcaada sokaklarına doğru yavaş yavaş ilerlerken tanıdık bir melodiye kaptırıyoruz kendimizi. Küçük yeğenim kıvrak figürler sergilerken ben de boş durmuyorum hemen kaydediyorum.
Bir kalabalığın ortasında tıraş edilen damadı görünce melodinin sebebini anlıyoruz.
Sabun köpükleri içinde damadı oynatıyorlar.
Durup izleyecek vaktimiz yok.
Yukarıya doğru tırmanıyoruz. Elimizde az önce köşedeki dondurmacıdan aldığımız nefis tadlarla içimizde hoş duygular bırakan dondurmalarımızla.
Sol tarafta özel bir müze, biraz ilerisinde Kimisis Teodoku Kilisesi bizi karşılıyor. Kilisenin kapısındaki 1869 tarihi dikkatlerden kaçmıyor. Fakat ne acıdı ki 23.8 metre uzunlundaki çan kulesinin yerinde şimdi yeller esiyor.
Bozcaada Esintisi
Madam'ın Kahvesi Bozcaada
Kule ile ilgili edindiğimiz bilgiye göre sert rüzgarlar nedeniyle oldukça aşınmış. Önce onarım görmüş. Sonrasında yıkıp yeniden yapılmasına karar verilmiş. Son yıllarda ülkemizdeki restorasyon çalışması adı altında tarihi eserlere yapılanları gördükçe içim bir kere daha acıdı.
Kilise ayinler dışında kapalı olduğu için, içine girme imkanı yakalayamıyoruz.
Ada'nın zamanında Rum evlerinin çoğunlukta olduğu sokağında kilisenin karşısında camları mavi boyalı Madam'ın kahvesinde soluklanıyoruz. Mekanın sahibinin sıcak karşılaması ve "Ada Esintisi"ni tavsiyesi üzerine kahve siparişimizi veriyoruz.
Bu sırada ada hakkında daha fazla bilgi ediniyorum.
Aromasız kahveyi tercih eden ben Bademli kurabiyenin eşlik ettiği eşsiz lezzetteki kahvenin kokusuyla kendimden geçiyorum.
Sohbet ilerledikçe Rum evlerinin bulunduğu sokakları daha bir merak ediyorum.
Dayanamayıp sokakları keşfe çıkıyorum.
Sokaklardaki sakinlik bozulmamışlık beni mest ediyor.
İleride burası da bozulmaz diye içimden dualar ediyorum.
Başımızın üstünde kargalar, sokaklarda kediler adanın en huzurlu sakinleri olarak ev sahipliği yapıyorlar.
Onları rahatsız etmeden fotoğraflıyorum ve yine Madam'ın Kahvesine dönüyorum.
Artık başka sokaklarda yeni şeyleri keşfetme vakti. " Ada Esintisi"  Kahvesi ve bademli kurabiyelerden satın alarak yolumuza devam ediyoruz.
Bu arada Aldığınız her kahvenin 50 kuruşu Haytap'a bağış oluyor. Bu ayrıca çok hoşuma gitti.

 Geldiğimiz yoldan aşağıya inerken sağda şarap tadım evi yazısı dikkatimi çekiyor.
Talay Şarapları
Talay Şarapları sahibi Ahmet Talay ve Eşi Asuman Hanım bizleri müthiş ev sahiplikleri ile karşılıyorlar.
Sonrasında koyu sohbetlere leziz yemeklerin eşlik ettiği sımsıcak bir masada saatlerin nasıl geçtiğini anlamıyoruz.
Ahmet Bey gerçek bir Adalı. Galatasaray Lisesi'ni bitirdikten sonra. Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrenimini tamamlayıp, aile mesleği olan Şarapcılık işinin başına geçiyor. Ve yılların deneyimiyle bugün işini başarıyla sürdüren biri haline gelmiş. Bu konuda eşi ve kuzenleri de  ona büyük destek gösteriyorlar.
İn vino veritas
Kaliteli sohbetin sonunda şarap tadım evine geçiyoruz. Orada şaraphanenin içini görme fırsatı yakalıyorum.  Üzüm olarak kapıdan girdikten sonra devasa  fıçılara kadar geçen süre ve şişelenip şarap olarak piyasaya sürülme kısmına kadar  tek tek görüyorum.
Mahzenin girişindeki yazı “ İn vino veritas” Gerçek şarapta gizlidir. Sözü ve Şarap Tanrısı Dionysos’un tasvir edildiği duvar resmi , firmanın logosu haline gelmiş.
Gün akşama kavuşurken sohbet bütün hızıyla devam ediyor. Fıçılardan yapılmış masaların üstünü mumlar süslüyor ve yavru kedi bize şirinlikler yapıyor.
 Dönüş vaktinin geldiğini anımsatan saatin saniyelerinin hızına erişiyor vedamız.
Feribotun arkasında tatlı bir esintiyle Bozcaada hoşcakal diyor.

Sevgiyle


























48 yorum:

  1. Ne kadar güzel bir gezi olmuş, darısı başımıza :)

    YanıtlaSil
  2. Ben de çok sevmiştim Bozcaada'yı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah ne güzel siz de görme fırsatı yakalamışsınız

      Sil
  3. Ya ben de hala gidemedim hep aklimda

    YanıtlaSil
  4. ben de gökçeada ya gitmiştim 15 gün filan kalmıştım sanırım gerçi daha sonra 2-3 kez daha gittim ama bozcaada bir türlü nasip olmadı inşAllah gideriz sizde iyi gezdiniz sanırım epeydir yazıda yoktu iyi tatiller size :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gökçeadayı da çok merak ediyorum.
      Geziyorum geziyorum. Tatil uzun olunca değerlendiriyorum.
      Bloğumu biraz aksattım maalesef

      Sil
  5. Ne yazık ki tarihi eserkeri yıkıyorlar ve sıfırdan yapıyorlar halbuki restorasyon bu değil her işi olduğu gibi bunu da kolayımıza geldiği gibi yapıyoruz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aman aman bu ülkede restorasyon yapmasınlar mümkünse.

      Sil
  6. Web sitemiz hakkında içerik hırsızlığı adlı bir yazı yayınladık. Çok önemli ve sizleri de ilgilendiren bir konu. Bu konu hakkında yanımızda olacağınıza inanıyoruz. Duyarsız kalmamanızı umuyoruz. Sevgilerimle Pixselle.com

    YanıtlaSil
  7. Ben de Gökçeada ya gidip Bozcaada yı es geçenlerdenim:) Fırsat olur inş gitmeye

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahhhh Gökçeadayı da bir o kadar merak ediyorum
      İnş görürsünüz

      Sil
  8. Yazınız adeta önümüze dürülüp yol oldu da bizler de oraları gezip görmüş olduk. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  9. Bozcaada... Öyle güzel anlatmışsınız ki insanın gidesi geliyor. Gitmek nasip olur inşallah :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Telekkür ederşm . Umarım en kısa zamanda gidersiniz

      Sil
  10. Bozcaada ya iki kez gittim. Beni büyülemişti her seferinde. Orada kaldığım için de epeyce gezme fırsatı buldum. Denizi çivi gibi soğuk ama tertemizdi. Tekrar gitmek isterim ☺️

    YanıtlaSil
  11. Restore deyince benim de içim cız ediyor. Hiç dokunmasalar daha iyi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vayyy sen buranın yolunu bilir miydin ? Pehhh

      Sil
  12. Çanakkale ve Bozcaada görmeyi çok istediğim yerler. Umarım yolumu düşürürüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mutlaka düşürün Çanakkale başlı başına bir değer zaten.
      Bozcaada da üstüne kaymaklı ekmek kadayıfı olur

      Sil
  13. Eşim Çanakkale'de görevliyken gelen misafirlerimizle gitmiştik Tigris'im. Çok seneler geçti, pek fazla bir şey hatırlamıyorum. Ama yola çıktığımız gün deniz acayip dalgalıydı. Feribot batıp batıp çıktıkça çığlık atıyordum :) Bir de limanını hatırlıyorum.
    İnşallah yeniden gidersin. Çok keyifli bir anlatım olmuş. Sevgilerimle kızım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah Ece Ablacım o günleri hatırlatmışım size.
      İnşallah bir daha gideceğim
      Sevgiyle

      Sil
  14. Harika bir tanıtım, teşekkürler.

    YanıtlaSil
  15. Ben de gitmedim daha önce, senin yazdıklarından çok özendim. İlk fırsatta yolumuzu adaya çevireceğiz. Yazında çok iyi ifade etmişsin. Kahvenin kokusu burnuma geldi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim . Gidin gidin .
      Madamın kahvesini de için

      Sil
  16. Birden fazla gidip, hala doyamadığım yerdir Bozcaada. Herevin duvarında, bahçesinde, sokaklarında binlerce şirin detayı barındırır. Sanırım birkaç defa da yazdım bloğumda. Müzesini özellikle çok severim. Bu yaz henüz gitmedim ama misafirlerim geldiğinde ilk gezi rotam olur Tenedos :)
    Madam'ın Kahvesi ise Gökçeada kaynaklıdır. 20 yıl kadar önce tatmıştım yerinde.
    Seninde mulu anıların olmuş aynı uerlerde ya, çok hoşuma gitti.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay çok güzel aynı hisleri aynı lezzetleri paylaşıyor olmamız.
      Gökçeadayı da çok merak ediyorum.
      Sevgiyle

      Sil
  17. Hep gitmek istediğim ama bir türlü gidemediğim yer. Tam da Bozcaada Öykülerini okumaya karar vermişken senin yazın ile kaşılamak güzel bir tesadüf oldu :)

    YanıtlaSil
  18. hiç düşmedi ne yazık ki :( sizi izlemeye aldım

    YanıtlaSil
  19. İnanın gidip gezesim geldi :) Fotoğraflara bayıldım.

    YanıtlaSil
  20. Ay ne güzel. Bende bir gün gitmek istiyorum. Sayende görmüş kadar oldum. Teşekkürler canım:)

    YanıtlaSil
  21. bu ağuztos biterken yolumuz düştü bozcaadaya.. ne güzel ne muhteşem yer. dönüşte tevfikiye köyüne gittik, opet sponsorlugunda arkeoköy olmuş, gezdik sevdik...

    YanıtlaSil
  22. Keyifli bir yazı, renkli fotoğraflar. Ellerinize sağlık. İzlemedeyim sizi. :)

    YanıtlaSil
  23. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  24. Açıkcası hiç bir bilgim yok Ben de bir misafir olarak gezdimü

    YanıtlaSil

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris