Şehir, beton yığınları ve kalabalık sokaklarla dolup taşarken, bir köşede yalnız bir ağaç duruyordu. Etrafındaki gürültüden, insanların telaşından uzak, dingin bir şekilde göğe uzanıyordu. Kökleri, derinlere inmiş; dalları ise hayatın karmaşasına karşı bir sığınak gibiydi.
Bu yalnız ağaç, şehirdeki insanlara hayatın ne kadar hızlı aktığını hatırlatıyordu. Her gün yanından geçen insanlar, başlarını eğip telaşla geçerken, onun huzur dolu varlığına dikkat etmiyorlardı. Oysa ağaç, yıllar boyunca birçok hikâyeye tanıklık etmişti; kuşların konakladığı, çocukların gölgesinde oyun oynadığı, sevgi dolu anların yaşandığı bir yerdi.
Bir gün, bir kadın yürüyüş yaparken, ağaçla karşılaştı. Yorulmuş ve yalnız hissettiği bir an, ona doğru yaklaştı. Gözleri, ağaçtaki her bir yaprağa, her bir yaraya odaklandı. O an, bu yalnız ağacın da kendisi gibi bir yalnızlığı taşıdığını fark etti. Ağaç, rüzgârla dans eden yapraklarıyla ona selam durdu; sessiz bir dostluk kurdular.
Kadın, ağacın yanına oturup derin bir nefes aldı. Şehirdeki gürültüden uzaklaşarak, sadece ağaçla baş başa kaldı. Yalnızlık, aslında paylaşıldığında anlam kazanıyordu. Her ikisi de hayatta kalmanın, mücadele etmenin ve umudun simgeleriydiler. O an, yalnızlığın yalnızca bir durum değil, bazen bir arkadaşlık da olabileceğini anladı.
Günler geçtikçe, ağaç ve kadın birbirlerinin varlığıyla güç buldular. Kadın, her gün onun yanına gelir, dertlerini paylaşırdı. Ağaç ise, rüzgârın melodisiyle ona huzur verirdi. Şehirdeki kalabalık, bir süreliğine anlamını yitirmişti; yalnızlık, bir anlamda dostlukla birleşmişti. İkisi de, hayatın ne kadar zorlayıcı olursa olsun, kendi köklerinde güçlü kalmayı öğrendiler.
Merhabalar.
YanıtlaSilİnsandan insana zarar gelir, ama bir ağaçtan insana bir zarar gelmez. İnsanlar artık kendine zarar gelmeyecek konuşabileceği, dertleşebileceği bir varlık arayışı içindedir.
Ben de memlekette iken, bisikletime atlar kabristana gider, orada kabirlerle dertleşirim.
Sayfanızın başlık resmi sayfanızın üzerinde çok (kalın) yüksek durduğu için onun şöyle yüksekliğini giderecek sayfanızın enine göre kibar bir yükseklik alan içinde aynı objeler yine içinde olacak şekilde bir çalışma yapmak istemiştim. Geri vazgeçtim. Sayfanızı her ziyaret ettiğim de sayfanızın "header" dediğimiz başlık banneriniz çok kalın yani yüksek duruyor. O başlık resmini 1/3 oranında yüksekliğini indirebilirsek, çok kibar bir header olacağına inanıyorum.
Selam ve saygılarımla.
Beni biliyorsunuz pek sayfamda değişiklik yapmayı sevmiyorum. Bazı şeyleri özellikle değiştirmiyorum. Kusursuz olan tek Allah'tır.
SilMerhabalar.
SilAsla, sayfanızdaki başlığın görünümü bir kusur değildir, bilakis çok güzel! Tabi sayfanızda değişiklik yapmayı istemiyorsanız, buna saygı duyarım.
Selam ve saygılarımla.