15 Kasım 2015 Pazar

Gelin Cuması

 Daha önceki yazılarımda yaşlı insanlarla sohbet etmeyi çok sevdiğimi belirtmiştim. Zamanında benim oturduğum apartmanın yerinde iki katlı ahşap eve gelin gelen bu yüzden beni daha başka seven Nuran Teyze ( komşucuğum) bugün beni çaya davet etti. Eski yaşamlara ilgim olduğundan hep eskilerden anlattık durduk. Çocukluğumun ucundan da olsa yakaladığım bazı gelenekleri anlattıkça hem çok şaşırdı, hem de o da yaşadıklarını benimle paylaştı. Anne tarafım Trabzon'lu olduğu için çocukluğumun yaz ve kış tatilleri hep Trabzon'da anneannemim üç katlı ahşap evinde geçmiştir. Bugün geleneklerden bahsederken çocukluğumda Trabzon'da yaşadığım bir gelenekten bahsettim. Hafızamda öyle bir yer etmiş ki sanki dünmüş gibi gözümün önünde canlanıverdi yaşadığım o güzel anı. Anneannemler iki katlı ahşap evlerden oluşan ve Trabzon'un köklü ailelerinin bulunduğu bir mahallede yaşıyorlardı. Evimizin karşısında bulunan hatta benim annemin kına gecesinin de bahçesinde olduğunu sonradan öğrendiğim çok güzel bir konak vardı. Konağın sahiplerinden küçük kızları yeni evlenmişti. Teyzem" bugün gelin cuması var uslu durursan seni oraya götürürüm "dedi.Ben ne olduğunu bilmediğim  için hem de o evin içini çok merak ettiğimden  gitmek için sabırsızlanıyordum. Yeni gelin bir hafta sonra cuma günü annesinin evine gelir ve konu komşu da onu görmeye gelirmiş. Neyse biz de giyindik süslendik doğru gelini görmeye . Kocaman bir ahşap bir kapıdan fıskiyeli bir havuzun bizi karşıladığı avludan içeri girdik ,çift taraflı merdivenlerden çıkarak yarı açık yüksek ahşap kapıdan içeri süzüldük. Sofaya dizilmiş sandalyelere gelen misafirlerin bir kısmı oturmuş baş köşede oturan gelini süzüyorlar. Gelinin üzerinde gelinliği teli duvağıyla göz kamaştırıyordu. Gelen misafirler ellerinde küçük hediyeleri  maşallah  nidalarıyla geline hayırlı dileklerde bulunup , büyükler el öptürüyorlardı. Bir sandalyeye ilişip  olanı biteni meraklı gözlerle izliyordum. Bir yandan da evi gözlemliyordum. Girişte sağda bulunan ceviz konsol ve üzerindeki altın  varaklı çerçeveli Taş aynadan gözlerimi alamıyordum. Konsolun üzerindeki ince cam işçiliğiyle süslenmiş iki karpuz lamba ve ortada asılı duran avizeyle bir örnekti. Sağdaki ceviz büfede son derece ince porselenden yapılmış fincan takımı ve ince camdan şerbet takımı iğne oyası örtüyle zarafetlerini tamamlıyorlardı. Ben konağın büyüsüne kapılıp düşlere daldığımda ev sahiplerinden olduğu anlaşılan genç bir hanım elindeki gümüş tepsiye sıralanmış yaldızlı limonata bardaklarıyla bizlere limonata servisi yapıyordu. Ceviz büfedeki fincanların desenindeki porselen pasta tabaklarında sunulan un kurabiyeleri ile birlikte içtiğim limonatanın ve un kurabiyesinin tadı tarif edilemez lezzetteydi. Bir süre daha oturduktan sonra ziyareti sonlandırıp eve dönmüştük. Ama benim aklım hala o evde ve gelindeydi. Bir daha hiçbir yerde böyle bir geleneğe rastlamadım.
Not: Resim annemin kına gecesinden

19 yorum:

  1. Yazını okuyana kadar öyle bir gelenek olduğunu bilmiyordum blogcu olmak ne güzel bir şeymiş site sahibi bir çok arkadaştan neler duyup öğrendim :) paylaşım için teşekkürler, annenin asilliğinede hayran kaldım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben çok teşekkür ederim. Benim de çocukluğumda bir kere şahit olduğum bir daha da duymadığım bir gelenek. Değerlerimiz zamanla yok olmaya yüz tutuyor malesef. Anneme güzel dileklerinizi ileteceğim ;)

      Sil
  2. Aynı düşündüğüm gibi,maneviyatı çok kuvvetli,geçmişine sahip,bugün ve yarınlar için ne kadar değerli olduğunun bilincinde bir evlatsın.Kına gecesi yapan aileler hala var ve ben uğruna inanırım.Eski gelinler çok daha güzeldi.Zira doğaldılar.Sevgilerimle canım.Ece ablan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Ece ablacım her seferinde güzel sözleriniz karşısında mahçup oluyorum. Geçmişimize sahip çıkmazsak geleceğimiz hiçbir zaman olmaz inancındayım. Eski gelinler gerçekten çok güzellermiş. Bir duru su gibilermiş.

      Sil
  3. Bazı geleneklerden uzaklaşıyoruz. Eski yaşamlara şimdi özlem duyuyoruz..O zamanki saflığı, doğallığı, yalınlığı özlüyoruz belki de... Geçmiş anılarda kaldı.. Anıları paylaşarak belki de gelecek nesiller de geçmişin tadından bir parça tadabilirler...
    Sevgiler...:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Önce geçmişimize sahip çıkmamız gerekiyor. Unutulmaya yüz tutmuş değerler yeniden gün yüzüne çıkarılırsa hatta moda olursa yeni nesiller kolay benimserler. Sevgiyle;)

      Sil
    2. Çok doğru söylüyorsunuz...

      Sil
  4. Ne kadar güzel bir gelenek. Bizde de evlendikten sonra kaynana, gelin ile en yakın akrabalardan başlayarak, konu komşu ziyaret eder. Gelin gezmesi derler. Ayrıca, evlendikten sonra 1-2 hafta içinde dua- mevlid okutulur. Gelin duası- gelin hayırlaması da denir. Böylelikle hem gelin, akrabaları-komşuları daha iyi tanır, hem de düğüne katılamayanlar tebriklerini, hediyelerini iletir.
    Ne güzel adetlerimiz, geleneklerimiz var aslında. Kına gecesini bile reddeder olduk... Kültürümüzle alakası olmadığı halde bekarlığa veda lar daha önemli oldu bizim için :(
    Sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Malesef ki değerlerimiz gün geçtikçe unutuluyor. Anadolu binlerce yıllık kültürü içinde barındırıyor. Sahipleneceğimiz yerde taşralı , köylü işi diye küçümsüyoruz. Elin geleneği daha bir cazip geliyor. Gelin gezmesi de çok güzel bir gelenekmiş bunu da sizin sayenizde öğrenmiş oldum :)) paylaşmanız beni mutlu etti. sevgiyle kalın

      Sil
  5. yaaa nefis bir anı ve nefis bir yazı bu yaaa foto daaaa tabiiiii :)

    YanıtlaSil
  6. Ay çok teşekkür ederim , beğenmen beni mıtlu etti ;)

    YanıtlaSil
  7. resme bayıldım ben:) sizi takipteyim müsaitseniz sayfama beklerim :)sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim , hoşgeldiniz ben sizi zaten takipteyim ;)) sevgiyle

      Sil
  8. Çok güzel bir yazi olmus. Bazen eski defterleri karistirmak iyi oluyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim . Beğenmenize sevindim :))

      Sil
  9. Kaleminize sağlık... Ne güzel bir fotoğraf... Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim çok mutluyum, güzel yorumlarınız sayesinde. Resim anneme ait ;)

      Sil
  10. Yazıyı okurken küçük bir çocuğun ve evin gözlerimin önünde canlanmasının yanında bir de o eski evin kokusu gibi birşey tüttü burnumda özlem ve anılar ne güzel şey çok içten bir yazı fotoğrafta öyle. :)
    Gelenekler ve görenekler hepsinden güzel bir de unutulmasalar keşke...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim , size güzel anlar hissettirdiysem ne mutlu bana . Keşke güzel geleneklerimize sahip çıksak

      Sil

Öne Çıkan Yayın

Yalnızlığa Dair

Birine bağlanamayacak kadar        kalabalık yalnızlıklarım         var benim .  Tigris